Hıdiv Kasrı açılışını yaptık!

Pazar günü inanılmaz bir hava vardı İstanbul’da. Kardan sonra havanın hemen ısınması bütün İstanbul’u şaşırtmıştı, şaşıranların arasında biz de vardık.

Kahvaltı yapar yapmaz hazırlanıp yollara düştük. Hıdiv Kasrı’na gittik.

Puseti uzun süredir kullanmıyoruz. Hıdiv Kasrı’nın girişinden yürümeye başladık. Duru da bizimle yürüdü. “Tooşş toooşşş” diyerek koştuk birlikte. İlk yarıya kadar geldik. Sonrasında biraz babası biraz ben kucağımıza aldık, arada da yine kendisi yürüdü.

Babasının omzuna bindi yine, çok eğlendik hepimiz:)

Bazen saçından, bazen de kulağından tutarak babasının omzunda etrafı seyretti.

Kendisi sarı bir çiçek olan kızına babası sarı bir çiçek koparıp verdi.

Fitness alanındaki yaprakları ayıklayarak babasına verdi, daha gitmesek devam ederdi bu eylemine:)

Ağaçları sevdi yine.

Bu da Duru’yla yollarda iken…

Bu da öğreten adam ve kızı, birlikte doğayı keşfediyorlar:)

Oradan ayrıldıktan sonra annemi aldık. Florya’ya gittik bu kez. Hafta içi çok kapalı kalıyor ikisi de, azıcık da olsa soluk olur diye düşündük. Biraz yürüyüş yaptık, Duru’yu çocuk parkında kaydıraktan kaydırdık. Babası onu kaydırağa çıkarıyor merdivenlerden, 1 dakika bekle diyor, aşağı iniyor. Duru, babasını aşağıda gördükten sonra oturup kendini kaydıraktan aşağı bırakıyor. Bunu uzaktan gördükçe kalbim hop etti, o tarafa bakmamayı tercih ettim. Bir de 23 Nisan’da mahalle aralarında kurulan dönen salıncaklardan vardı, ona bindirdik, güzel güzel döndü, midesi falan bulanmadı allahtan. Güneş yavaş yavaş giderken hava da soğumaya başladı, kalktık çaresiz.

Havalar bundan sonra daha iyi gider, biz de daha çok kırlara, bahçelere gideriz inşallah…

Yorum Gönderin

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir