Bugünlerde telefona cevap vermeye bayılıyor Duru.
Kim ararsa arasın konuşmak istiyor. Bir süre sonra da “öpüyorum” diyerek çat diye kapatıyor.
Her şeyi ama her şeyi kendi yapmak istiyor. Hiçbir şeyini paylaşmak istemiyor. Dün gece ikimiz yatıyoruz. battaniyesini örttüm üzerine, istemedi. Sonra aldım kendi üstüme örttüm. Bunu görünce dayanamadı, derhal aldı “Benim battaniyem” diyerek.
Uyuma fasılları bir alem zaten. Saati biraz erkene çekmek istiyorum. Uykuya gidiyoruz deyince itiraz etmeden geliyor peşimden. Önce yatağında yatıyor biraz. Yarım saat sonra bizim yatağa geçip son noktayı orada koyuyoruz. Uyurken sarılıp sarılıp öpüyor, ben de onu tabii, oyuncak ayısına sarılır gibi sarılıyor kafama:) Döne döne uyuyor en sonunda. Geçen gece 1 saattir debelenince en sonunda uyuyor numarası yaptım yine. Yatakta doğruldu, en oyuncu ses tonuyla “Uf hep uyuyor hep uyuyor” dedi:) Güldüm tabii, gülünce de her şey silbaştan başladı:) Neyse, çoğunlukla ben de onun yanında sızıyorum, her yanım buz gibi olunca ya annem ya Serhan uyandırıyor.
Komik lafları var, söylediği anda yazmak lazım. Unutuyorum. Çok güzel şarkı söylüyor. K’ler hâlâ T, hoşuma gidiyor. T’leri adam gibi söylediği zaman anlayacağım ki Duru büyümüş. Bu aralar 17 kilo civarlarında dolanıyor,boy 98’i geçmiştir. Ayak numarası 25, şimdilik:)
Dün gece uyumaya çabalarken baktım İso ve Emir’le telefonda konuşuyormuş gibi yapıyordu. “Dıt dıt alo, İso, naber, gel akşam tamam mı, öptüm, dıt dııt”, “Dıt dııt alo Emir, iyi misin, kapatıyorum, dıt dııt” gibi:)
Bu sabah yine zor ayrıldı. “Akşama görüşürüz” diyorum, “Akşama görüşürüz deme anne” diyor. Gitmemi istemiyor hiç:( Çook üzücü…
Akşamları “Sürpriz var mı” sorusunu mutlaka soruyor. Bazen “yok” diyorum bazen de ufak şeylerle gidiyorum eve. Geçen hafta da halasına sordu aynı soruyu:) Şaşırdı o da, pratik bir çözümle güzel bir fener verdi Duru’ya:)
Böyle bizde yeni durumlar, yeni meraklar vs.