Okul deyince, duran sular akıyor

15 Ocak 2014

Bu aralar pek keyfi yok Duru’nun. Gözler sulu, mide bulanık, hayli bana yapışık… Okula olan isteksizlik devam ediyor. Pazar günü ateşlendi. Beyin gücü mü acaba diye soruyorum kendi kendime. Pazartesi okula gideceğini biliyor o yüzden mi diye düşünmedim değil, zorla ateşini çıkarıyor ya da belki de benden habersiz tebeşir suyu içiyordur kim bilir:)

Ciddiyeti bırakmayalım. Pazar günü Kaan’la görüştürdük Duru’yu. Biz de Deren ve Aşkın’la buluştuk tabii. İyi geldi hepimize, çocuklar bir iyi bir kötü oynadılar, biz de bol bol sohbet etme fırsatı bulduk. Oradan çıkar çıkmaz Duru’nun pili bitmişti. Babaannesine gittiğimizde de ateşlendi, 38’lere vardı. Çok dolaştık iki gündür, o kurs senin, bu arkadaş benim derken üşüttük çocuğu. Bir yandan kendimize ve kesemize uygun bir piyano kursu arayışımız devam ediyor. Fakat mantığmıza yatan pek olmadı.

Öyle olunca da yorgun düştü yavrucak, pazartesi gününden beri gitmiyor okula. Bugün gönderecektim, dün yine ateşlenince bugün de gitmedi, tabii bu durumdan da son derece memnun laf aramızda. Okul deyince dudaklar büzülüyor, gözler doluyor, midede sıkıntılar oluşuyor. Allahım ne yapsam da bu durumu düzeltsem, şaştım kaldım. Okulu, öğretmenini, öğretmenlerini seviyor. Nedenini anlayabilmiş değilim. “Sen işteyken ben de okuldayken seni çok özlüyorum” diyor sadece. Çalışan annenin bebesinde birtakım sıkıntılar çıkıyor ortaya işte, benimkinde de bu çıktı…

Bakalım, şimdi evde dinleniyormuş. Eminim ki akşam beni kapıda gördüğünde ilk diyeceği şey “Anne, ateşim olursa yarın okula gitmeyeceğim değil mi” olacak…

 

 

 

Yorum Gönderin

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir