Halalar diyorum çünkü Selin aramıza döndü, o da Duru’nun küçük halası sayılır.
2 hafta önceki cumartesi akşamı aldık onları. Trafikten epey geç bir saatte evde olabildik. Yolda bir benim bir Selin’in kucağına gitti, Selin’i 4 aydır görmüyorduk, özlemişiz…
Evde 11 gibi olunca Duru uyudu hemen, biz de Cem Yılmaz’ı seyrettik. Ertesi sabah Duru uyandı erkenden, Selin’i sordu. Selin de uyanınca Duru’ya banyo yaptırdım. Selin giydirdi onu, sonra ikisi oyuna daldılar. Saçı ıslak olduğundan halası kafasını bağlamış:)
Oyun hamurundan pasta, börek vs. yaparlarken ben de kahvaltı hazırladım. Büyük hala da kalktı, hızlıca hazırladık sofrayı.
Duru bir ara asabileşti, bu aralar böyle bir durum var üzerinde. Bana vurdu sinirlenip. Tepkimi direkt veriyorum, ya oradan gidiyorum ya da “anneye vurulmaz” diyorum sert bir tonla. O da bu sefer yakınındaki bir yere vuruyor, geçen gün mutfak çekmecesini dövüyordu en son. Ne yapmam gerek acaba??
Evi temizlemeye koyuldum ardından, hazır ev kalabalıkken Duru da oyalandı. Sema Ablanın yardımıyla silip süpürme işleminden sonra Duru’yu uyuttum. Uyanınca tekrar yemek faslı ve soluğu Hıdiv Kasrı’nda aldık.
Hava da güzeldi, hafiften serinlemeye başlıyor artık havalar. İyi mi kötü mü karar veremedim, böyle gitse keşke… Yürüdük hep birlikte. Her fitness alanında zorunlu molalar verdik Duru sayesinde. Parkurun çoğunu babasının omzunda tamamladı, neyse ki ense kuru kaldı, zira 2 saat önce tuvaletini yapmıştı Duru:)
Kafede çay içtik, tatlı yedik. Duru orada bir kız çocuğu buldu, onunla oynadı biraz. Sonra parka götürdük biraz. Kaydıraktan kaydı defalarca, Selin ve Serhan da peşindeydi. Oradan ayrıldığımızda hava kararıyordu neredeyse. Güzel bir gezi oldu…
Sonraki durağımız babaanneler idi. Babaanne ve Dede Bandırma’dan geldiler. Amca, yenge ve Işık da orada olunca tamamlandık. Sema abla biraz kitap okudu Duru’ya…
Yemekten sonra çay faslı derken zaman geçiverdi.
Bu arada Duru Selin’le odada asılı duran maskeleri denediler, böyle görüntüler çıktı ortaya:)
Duru giderken büyük halasını da götürmek istedi, sen de gel dedi Sema ablaya:)
Bir hafta sonumuz da böyle geçmişti…