23 Nisan bölüm 2

23 Nisan çocuk bayramıydı ya, biz de tatildik ya, bütün gün Duru’yu gezdirmeli, eğlendirmeliydik bana göre…

Park dönüşü yorgun düşmüştük. Akşama babaannenin doğum günü vardı. sabahtan benim pamuk poğaçalardan yapmıştım. Mayası gelmiş, iyice kabarmışlardı. Dönüşte onları pişirdim, muhteşemdiler yine…

Onlardan yedik biraz. Herkes bir koltukta dinlenerek şarj oldu. Ben de gezinin kalan kısmı için hazırlık yaptım. Poğaçaları paketledim, Duru’nun suyunu, yemini tazeledim:) Sonra İsmail Abi’yi aradım, ablam çalışıyordu fakat onlar tatildi. Belki onlar da katılırdı ikinci kısıma. İşlem tamamdı, geliyorlardı…

Neyse, Bostancı tarafına gittik, sahilde buluştuk. Kalabalıktı çok. Oradaki kafelerden birine oturduk. Az ilerde çocuk parkı da vardı. Oturduk biraz çay içtik.

Sonra ben ve Emir Duru’yu parka götürdük.

Orada elle çevrilen, çocukluğumuzun salıncaklarından vardı. 2 tur bindi Duru…

Sonra biraz kaydıraktan kaydı.

Sallanan at ise favorisiydi.

Onun için gözyaşı bile döktü:( Zavallım, bir tane kız çocuğu atın üzerinden inmemek için ısrar ettiği için bizimki ağlamaya başladı. Atın başından da ayrılmadı, inmesini bekledi.Ne yapıp ettiysek ikna edemedik çocuğu, çetin cevizdi. Annesi geldi sonra, onu da dinlemedi.

Biz de çareyi Duru’yu başka bir oyuncağa yönlendirmekte bulduk. Zor ikna ettik Emir’le. Helikopter vardı, ona bindirdik biraz. Neyse, çocuk atın üzerinden inince hemen koştuk. Duru’nun yüzünde güller açtı. 1 at o kadar çocuk için çok az tabii. Neyse gönlü oldu, sırada bekleyen çocuklar vardı, “şimdi inelim, bu abla binsin, sonra tekrar bineriz” dedim, Allahtan inat huyu yok, şimdilik…

Epeyce tavukları kovaladı, tavuklar hop oturup hop kalktı Duru’nun yüzünden.

Tavuklar ortadan kaybolunca “taaavvuuuk, taaavuuuk” diye seslenip çağırdı onları, onlardan tabii ki de ses yoktu:)

Bir de köpek gördü, gidip gelip onu sevdi. Beyaz, minik bir şeydi. Tam bir hayvansever Duru…

Çimenlerde oturdu, koştu koştu…

Büyüyünce ne olmak istersin diye sordum Duru’ya, “Duru” olmak istediğini söyledi. “Çalışacak mısın sen de” dedim, “hayır” dedi tereddütsüz:) “Belki veteriner olursun, hayvanları iyileştirirsin” dedim. “Evet, hasta dinozorları iyileştiririm” diye cevap verdi:) Söylemiştim, dinozorlar her yerde…

Akşama doğum günü olduğundan bir an önce yola koyulmalıydık. İso’yla sarılıp kucaklaştılar. Emir’le de…

23 Nisan’ın 2. etabı da bitmişti, sıra doğum günü kutlamasnda, 3. etaptaydı…

 

 

 

 

Yorum Gönderin

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir