Heyecanlı bekleyişin sonu: Doğum

Hamilelik çok farklı bir süreç. İnsan kendi kanıyla besleyerek içinde bir canlıyı büyütüyor. Doğum, karnında varlığını bildiğin canlının somuta dönüştüğü an. 9 ay 10 gün boyunca sadece tekmelerini, hareketlerini hissederek yaşadığın, ultrason görüntülerine bakarak avunduğun, kime benzediği hakkında fikirler yürüttüğün, daha onu görmeden sıkı sıkıya karşılıksız bir sevgiyle bağlandığın parçana bir süre sonra dokunmak, sarılmak… Okumaya devam et Heyecanlı bekleyişin sonu: Doğum

Minik Duru koca ayak

Minik kızımın ayakları epeyce büyük. Daha anne karnındayken halası ultrason çıktılarını görünce ayakları kocaman demişti. Duru’nun doktoru da ayaklarını görünce uzun boylu olacağı kehanetinde bulunmuştu. Şu an 8 ayını tamamlamak üzere ve 19-19,5 numara giyiyor. Halası, diş buğdayında Duru için 2 tane çok şirin patik almış. 1 yaş patikleri olmasına rağmen küçük gelince çaresiz değiştirmesi… Okumaya devam et Minik Duru koca ayak

Duru anne ve babasıyla tanışıyor…

Hamilelik çok keyifli fakat uzun bir süreç. 9 ay boyunca insan nasıl bir şey taşıdığını merak ediyor. Hele son günler insan o kadar sabırsızlanıyor ki bugün doğdu, yarın doğacak derken zaman geçmek bilmiyor. Hele Duru gibi bir türlü gelmek istemeyen bir bebek taşıyorsanız Yaradan sabrınızı iyice test ediyor. Neyse, işte o kavuşma anlarından birkaç poz…

İlk muayene

Sıcacık anne karnından buz gibi ameliyathane odasına… Duru’cuk hayatının ilk dakikalarında annesinden ilk kez ayrılıyor. Artık muayene zamanı. 5 dakikalık bir kontrolden sonra doktor Selçuk Bey’den içimizi rahatlatan cevap: “Her şey gayet iyi…”