Ben yine doğdum!

Doğ doğ nereye kadar ayol:) 17 Kasım itibarıyla bir yaş daha geçti, kaç olduğumu tabii ki söylemeyeceğim, siz deyin 25 ben diyeyim 26:)

Neyse, işte doğdum diye kendime bir hediye yapmak istedim. 1 gece, Duru’yu da alarak ufak bir kaçamak yaptık, Çatalca Durusu Metra Club’a gittik…

Hava soğuktu biraz. Hatta, epey soğuktu. Zaten hiçbir doğum günümü güneşli hatırlamam, kar yağmadığına şükretmek lazım:)

Duru pek memnun kaldı bu geziden. Bahçedeki tavşanları, tavuskuşlarını besledi, at çiftliğini gezdi, Black diye çok şirin bir midilli vardı, ona bindi… En çok o memnun kaldı geziden…

Bu sefer, biraz ders gibiydi de. Binicilik eğitiminin başlangıç kısmını anlattı abi Duru’ya. Oturup kalkarken birden dengesini kaybederek Black’in üzerine yapışıverdi:) Gerçekten harika bir yer burası, eğitimcileri de atları da mükemmel…

Ben dinlendim dersem yalan olur. Tek iyi yanı üçümüzün bir arada olmasıydı. Bir de at çiftliğini sevdim, sakin ve sessizdi. Sanırım sessizliği özlemişim ben…

Gece Duru öksürdü biraz, zaten burnu akarak gitmişti, biraz da üşüttü orada zavallım. Tedirgin oldum, uyuyamadım da…

Metra Club’a gelince… Ne öldürür, ne güldürür:) Belki daha sıcak bir havada daha sevimli gelebilir gözüme. Peysaj harika fakat işletmecilik, ı ııhh! Hele kahvaltısı, sınıfta kaldı. Fakaattt, akşam yemeği için aynı şeyi söyleyemem. Aşçıları çok iyi olmalı, lezzeti yerindeydi yemeklerin, fiyat kalite dengesi ise eh işte… Aynı aşçı nasıl olur da kahvaltıya bayat poğaça, kek ve kokmuş kıymalı ekmek gibi şeyleri çıkarabilir anlamadım, biz taze ekmekle daha memnun olabilirdik…

Saat 1’i geçiyordu oradan ayrıldığımızda. Duru’yu önce at çiftliğine götürdük. Midilliye bindi, atları besledi. Kahvaltıdan atları beslemek için yanımıza aldığımız elma ve armutları verdiler babasıyla. Ben de fotoğraf çektim bol bol, bir de kalan zamanımda sessizliği dinledim, çok sessizdi, güzel olan da buydu:)

Dönüşte de tavşan ve tavuskuşlarını besledik.

Erkek olanı zavallı dişiye hiç yemek yedirmedi, sinir oldum. Duru erkeği beslerken ben de bir yandan dişiyi besledim, kadın haklarını korudum:) Ama öyle arsız bir şey ki kendininkini bitirip hemen karısının yemeğine dalıyordu:(

Dönüşte babaannelere uğradık. Selin de oradaydı. Özlemişiz.

Duru, halasına yapıştı adeta, Selin’e başta yüz vermese de sonrasında yanında ayrılmaz oldu. Epeydir görmediği için yabancıladı herhalde. Madem hepimiz bir aradayız dedik, pastayı aldık, kutlamayı da yaptık… İyi ki doğdum yahu, ben doğmasam böyle güzel ve akıllı bir yavrudan mahrum kalacaktı dünya:) Buradaki gizli özne Duru, yanlış anlaşılmasın:)

Eve gittiğimimzde saat 7 idi. Yemek yedik, biraz boyama, biraz oyun derken baktım ki uyuma vakti gelmiş…

İyisiyle kötüsüyle, en önemlisi sağlıkla bir yaşım daha bitti… İnşallah yenisi de en az bu kadar iyi geçer…

 

Yorum Gönderin

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir